Saturday, June 2, 2007

SOULFLY - Prophecy [2004]

SOULFLY
Prophecy [2004]
Roadrunner Records

Max Cavalera'nın Soulfly'ı yeni albümünü Prophecy adıyla yayınladı. Cavalera, Sepultura'nın son döneminde yavaştan hissettirdiği deneysel, etnik, tribal ve modern metal soundunu Soulfly adına yaptığı dördüncü albümde iyice ileriye götürmüş. 55 dakikalık kültürler arası seyahate hazır olan dinleyiclerin, baştan belirtmeliyim ki çok hoşuna gidecek bir albüm. Artık adımız gibi bildiğimiz Soulfly müziğinin karakteristik özelliklerine sahip Prophecy parçası açılışı yapıyor. Şarkının sözleri Bob Marley'in tüm dünyaya duyurduğu Rasta felsefesinden izler taşıyor (Max'in rasta inanışına olan ilgisi albümün kapağına kadar yansımış). Şarkıyı ilginç kılan özellik; bas gitarları Megadeth'ten Dave Ellefson'un çalıyor olması. Peter Gabriel'in Passion albümünden kısa bir pasajla (yanılıyor da olabilirim ama en azından diyebilirim ki Passion'ı çok andırıyor.) İkinci parça Living Sacrifice'a geçiliyor. Ardından gelen Execution Style ve Defeat U kısa, öz ama bir o kadar da vurucu şarkılar. Max 'in farklı aksanı sayesinde iyice agresifleşen parçalar, en sert dakikalarını oluşturuyor. Adını savaş tanrısı Mars'tan alan beşinci parça, Sepultura sevenleri de memnun edecek cinsten rifflere sahip. Hatta "Ashes To Ashes, Dust To Dust" sözleriyle Arise'a da küçük bir selam çakıyor. Lakin şarkı aniden kimlik değiştiriyor ve bir anda yavaşlayıp, ispanyol gitar sololu, Santana-vari bir hal alıveriyor. Bu da yetmiyor ritim tekrar değişiyor ve şarkı reggae sularına yelken açıyor(Bob Marleycilik oynamaya devam!) ve sona eriyor. Albümün ilk büyük sürprizi bu parça! Ama Max'in eteğinde dökülecek daha çok taş var. Mars'ın hemen ardından yine sert tınısıyla gazlı I Believe geliyor. Sert ritimlerin arasına yerleştirilmiş duygusal bölümler ve inanç mevzusuna takılan sözleriyle şarkı sıradanlıktan kurtuluyor.Bir sonraki şarkı Moses albümün esas bombası. Başlar başlamaz hallice bir dumur anı yaşıyorsunuz ardından reggae vokaller girince dumur ikiye katlanıyor (en azndan benim ki öyle oldu!) Max'in sesini duyunca rahatlıyor insan biraz ama yine de gerçekten "farklı" bir deneyim sizi bekliyor. Şarkıyı Reggae-metal diye tanımlayabilriz, eğer varsa böyle bir tür.Yoksa da hayırlı olsun artık var! Born Again Anarchist, In The Mean Time ve Porrada içerdikleri etnik, hatta ortadoğu ve Rio karnavalı çağrışımlı etkilere rağmen Moses'ın üzerine gayet iyi geliyorlar. Gayette güzel şarkılar. Sondan bir önceki şarkı, enstrumantal Soulfly IV. Akustik gitarları, Güney Amerika'ya özgü yerel çalgılarıyla kendinizi Buena Vista Social Club konserinde hissedebilirsiniz aman dikkat. Geldik bu multi-kültürel albümün son parçasına ki o da düzeni bozmuyor ve seyahat mantığını devam ettiriyor. Amerikalı Soul müziğin olmazsa olmazı bayan vokalleri, funky gitarlar eşliğinde duyduğumuz ilk bölümün ardından Meksika'da küçük bir kasaba bandosunun eşliğinde resmi törene ya da panayıra uzanıyoruz. Üç bölüme ayrılmış Wings parçasının sonunu da albümün başında bendenizin Passion'dan olduğunu iddia ettiğim pasaj getiriyor. Max Cavalera , çok alakasızmış gibi görününen ama belki de özünde aynı şeyleri anlatan müzikleri Soulfly bünyesinde bir araya getirmiş. Dinlemesi hem çok keyifli, hem de çok şaşırtıcı, algı kapıların(m)ızı epeyce hırpalayacak bir albüm. [8]

No comments: