Saturday, July 7, 2007

AUDIOSLAVE - Out Of Exile [2005]

Audioslave
Out Of Exile [2005]
Epic/Interscope

İlk albümleri çıktığında öncelikle bir nevi süper-grup olmaları sayesinde herkesin dikkatini üzerine çekmişti Audioslave. Rock tarihinde özgünlük kelimesinin karşılığını verebilen iki başarılı grubun küllerinden ortay çıkmışlardı. Ardından "Like a Stone" parçası sayesinde sağır sultan bile Audioslave'in kim olduğunu bilir hale gelmişti. Sıra ikinci albüme geldiğinde grup, ilkinden çok da farklı olmayan bir formülle çalışarak Rick Rubin gibi bir efsaneyi ve Brendan O'Brien gibi alternatif rock sahnesinin en önemli isimlerinden birini arkasına alarak yola çıkmış. Albümü oluşturan 12 şarkının üzerinde bu iki ismin etkisi neredeyse grup elemanları kadar hissediliyor. Out Of Exile'ın önceki albümden farklı olduğu nokta grubun daha orta tempolu, "groovy" bir yöne meyil etmiş olması. Bu bakımdan Chris Cornell solo albümü Euphoria Morning'e daha da yaklaşmış bir Audioslave var karşımızda. "Man Or Animal" gibi buram buram R.A.T.M kokan şarkılarda yok değil ama genel hava adamlarımızın epey durulduğu yönünde(hele Dandelion gibi şarkıları düşünürsek durulmaktansa popa göz kırpar hale gelmişler de diyebilirz, fakat bundan şikayet etmek pek de mümkün değil). Pek çok gruba parmak ısırttıracak kadar sağlam bir davul-bas ikilisine sahip Audioslave ve bunun farkını her şarkıda hissetmek mümkün. Küçük, arada bir hissedeceğiniz atraksiyonlar ile şarkıların gidişatı fazlasıyla etkiliyor Tim Commerford ve Brad Wilk'in çalış stilleri. Tom Morello'nun her daim şaşırtıcı olmayı başarabilen gitarı ( her şarkı için birbirinden tamamen farklı soloları özellikle) ve Chris Cornell'in bukalemun vari her şekle girebilen sesi Audioslave'i eşsiz bir grup haline getiriyor. Kendi adıma söylemek gerekirse ben bu adamları dinlemekten fazlasıyla keyif alıyorum, belki ilk albüm kadar heyecen duyamadım Out Of Exile'ı dinlerken ama gene de piyasadaki bu kadar gereksiz grubu düşününce Audioslave, çöldeki vaha kadar değerli hale geliyor. "Be yourself is all that you can do" (tek yapabileceğin kendin olmak) diyor Chris, Be yourself'in nakaratında, sanırım bunu Audioslave'e de uygulamak mümkün, "kendi" olmayı bu kadar iyi başarabilen kaç grup daha sayabilrisiniz ki?
[8]

No comments: